Kemoterapinin birçok etkisi var hepimizin bildiği gibi. Bağışıklığımızı etkiliyor, halsiz hissediyorsunuz, yorgun düşüyorsunuz. Bunun en önemli nedeni kemoterapi için alınan ilacın karaciğerde metabolize olduktan sonra farklı bir maddeye dönüşüp atılım için vücudumuzda zaman geçirmesi. Ve bu maddeler özel dozlarda kullanılıyor, çünkü çok toksik, çok zehirli maddelerdir. Demek ki kemoterapinin yan etkisini azaltmak için bu maddeleri işlemden sonra hızlıca vücudumuzdan atmamız gerekiyor. Ne yapabiliriz? Öncelikle bolca su içmemiz lazım bunun için. Günde 4 -5 litre su içilmesi lazım ki kemoterapiden sonra bu madde hızlıca vücudumuzdan atılsın. Bunun yanında ne yapabiliriz? Bunun yanında bizde uygulandığı gibi biorezonans metodu gibi metodları kullanarak eleminasyonu hızlandırabilirsiniz. Kemoterapi alan kanser hastalarında biorezonans özellikle kemoterapinin yan etkilerini azaltıcıdır. Kemoterapinin metabolitlerini nötrleştirerek zararını azaltarak elemine edilmesini yani atılmasını hızlandırır biorezonans tedavisi. Aynı zamanda kemoterapinin etkinliğini de bu sayede artırır. Düşünün vücudunuzda yabancı bir madde var ya da tuvalete çıkmadığınızı düşünün. Ne kadar dayanabilirsiniz? Ne kadar hızlı bu atılımı sağlayabilirseniz o kadar rahat hissedersiniz. Kemoterapik maddeler de böyledir, diğer yabancı maddeler de böyledir. Vücudunuzu ne kadar hızlı temizlerseniz o kadar hızlı rahatlarsınız. Bu konuda biorezonans en etkili çözümlerden biridir. Su da en etkili çözümlerden biridir. Çünkü bizim vücudumuz temizlenmeye ihtiyacı olan bir sistem. Siz nasıl vücudunu yıkamaya ihtiyaç duyuyor iseniz hücrelerinizi de temizlemek lazım. Hücreleri temizlemenin yolu bolca su içmek ve alabileceğiniz diğer destek de biorezonans metodudur.