Bach Çiçekleri, Avusturyalı doktor Bach tarafından bulunan, 38 farklı çiçeğin özleri kullanılan bir çeşit terapidir. Doktor Bach, bu 38 çiçeğin kimi duygulara iyi geldiğini fark eder. Ve tek tek özlerini inceleyip araştırarak tedavi edici özelliklerini ortaya koyar. Pek çok psikiyatrik hastalığın tedavisinde destekleyici yöntem olarak halen yararlanılabilen Bach Çiçekleri Terapisi, çiçek esanslarının kullanıldığı, yan etkisiz, tamamlayıcı ve kullanımı kolay bir metottur. İnsan vücuduna bir olumsuz etkisi olmadığı gibi, doğaya da zarar vermez.
Doktor Bach’a göre sağlıklı bir beden ruhla denge içinde olmalıdır. Bu yüzden de Dr. Bach,
çiçeklerin ruhsal dengeyi destekleyici özellikleriyle ilgilenmiş, bu alanda yaptığı araştırmalarla dünya çapında ün kazanmış ve kabul görmüştür. Dr. Bach, endişe, kaygı, korku, güvensizlik gibi duyguların yaşam sevincini azaltarak özgüven kaybına, yalnızlaşmaya, alınganlık,
dengesizlik, tutarsızlık ve çaresizlik gibi istenmeyen davranışlar sergilenmesine neden olacağını öne sürer. Tüm bunların sonucunda bedensel ve ruhsal hastalıkların oluşacağını düşünür. Bu nedenle de bu sorunların iyileşmesine katkıda bulunacak çözümleri doğada arar.
Bach Çiçekleri, olumsuz duygusal düşünceleri olumluya dönüştüren, olumsuz düşünce kalıplarından uzaklaştıran, bireysel telkin gücümüzü destekleyen bir terapidir. Günümüze kadar binlerce kere denenmiş, halen uygulanmaktadır. Tedavinin başarısında rol oynayan en önemli etmen, tedavi uygulanacak kişinin duygu durumunu iyi tanımak ve buna uygun şekilde doğru çiçek esaslarının seçilmesidir. Elbette Bach Çiçekleri Terapisi’nin tek başına geçerli bir tedavi şekli olduğunu söyleyemeyiz, ancak olumsuz duyguların elemine edilmesi adına faydası dokunduğu bilinmektedir.
Gençlerde kullanılması tercih edilmemekle birlikte, çocuk, hamile, yaşlı ve hatta çiçek alerjisi olanlarda bile kullanılabilmektedir.
Bach çiçeklerinin etkili olduğunu yedi duygu hali şöyle bilinmektedir: Korku, belirsizlik, var olan koşullara karşı ilgisizlik, yalnızlık, aşırı duyarlılık, üzüntü / keder, başkalarının iyiliği / durumuyla aşırı ilgili olmak.