Gluten oldukça tartışmalı bir besin. Kimi kaynaklar çölyak hastalığı olanlar dışında herkes için güvenli olduğunu iddia ediyor. Kimi kaynaklarsa glutenin pek çoğumuz için zararlı olduğunu gösteriyor.
Bu tartışmaya ışık tutmak için öncelikle glutene yakından bakalım. Buğday, arpa, çavdar gibi bazı tahıllar gluten içerir. Glutendeki iki ana protein glutenin ve gliadindir. Gliadin, glutenin sağlığımıza yönelik olumsuz etkilerinin çoğundan sorumludur. Un su ile karıştığında, gluten proteinleri, tutkal benzeri bir kıvama sahip yapışkan bir ağ oluşturur. Hamuru elastik hale getiren ve ekmeğin pişerken kabarmasını sağlayan bu özelliktir.
Glutenle ilgili asıl sorun onu sadece ekmekte değil özellikle paketli ürünlerde yoğurttan çorbaya, atıştırmalıklardan konservelere kadar pek çok gıda maddesinin içinde yer alması ve dolayısıyla çok sık tüketmemizdir. Ayrıca endüstriyel tarımın buğday başta olmak üzere tahıl ürünlerinde yol açtığı negatif değişimdir.
Çölyak ve gluten
Gluten alerjisi çoğu kez çölyak hastalığı olarak tanınmakla birlikte tek netice çölyak değildir. Çölyak hastalığı gluten intoleransının en şiddetli şeklidir. Vücudun gluteni yabancı bir istilacı olarak ele aldığı otoimmün bir hastalıktır. Bağışıklık sistemi, glutene ve ayrıca bağırsak zarına saldırır. Böylelikle bağırsak duvarı zarar görür ve besin eksikliklerine, kansızlığa, ciddi sindirim sorunlarına ve birçok hastalık riskinin artmasına neden olabilir.
Çölyak hastalığının en yaygın belirtileri şunlardır: Sindirim sorunları, ince bağırsaklarda doku hasarı, şişkinlik, ishal, kabızlık, baş ağrısı, yorgunluk, deri döküntüleri, depresyon, açıklanamayan kilo kaybı, yorgunluk, kötü kokulu dışkı.
Bir araştırmaya göre, çölyak hastalığı olan kişilerin yüzde 80’i çölyak hastalığı olduğunu bilmemektedir[1].
Çölyak dışı gluten duyarlılığı
Kimi hastalarda testler çölyak hastalığı için pozitif göstermez, ancak vücudunda yine de glutene karşı olumsuz tepki vardır. Bu duruma çölyak dışı gluten duyarlılığı denir.
Gluten duyarlılığının belirtileri şunlardır: İshal, karın ağrısı, yorgunluk, şişkinlik, depresyon.
Huzursuz bağırsak sendromu ve gluten
İrritabl bağırsak sendromu, kısa adıyla İBS, oldukça yaygın bir sindirim bozukluğudur. Belirtileri arasında karın ağrısı, kramp, şişkinlik, gaz, ishal ya da kabızlık ya da her ikisi birden bulunur. Kronik bir rahatsızlıktır. Ve glutensiz bir beslenme planının bu hastaların tedavisinde önemli rol oynadığı bulunmuştur.
Buğday alerjisi ve gluten
Buğday alerjisi, gluten tükettikten sonra ortaya çıkan sindirim sorunları ile ilişkilidir. Bu sorunlar buğday içeren bir gıda tüketildikten dakikalar ila saatler içinde ortaya çıkar. Buğday alerjisi semptomları arasında ağız ile boğazda şişme, kaşıntı ve tahriş, burun tıkanıklığı, ciltte kızarıklık, kaşıntı ve şişlikler, kramplar, bulantı ya da kusma, ishal, nefes almada güçlük, baş ağrısı ve en son aşamada anaflikasidir.
Gluten hassasiyeti
Sindirim rahatsızlığı, gluten intoleransının en yaygın göstergesidir. Hastada ayrıca anemi veya kilo alma sorunu olabilir. Rahatsızlığa neyin neden olduğunu anlamak için öncelikle çölyak araştırılmalıdır.
Bir kişinin çölyak hastalığı olup olmadığını öğrenmenin yolları arasında kan testleri ve ince bağırsak biyopsisi gelir. Bir kişi çölyak hastalığı olabileceğini düşünüyorsa, glutensiz bir diyet denemeden önce doktoruna danışmalıdır.
Kişide çölyak hastalığı yoksa, glutene duyarlı olup olmadığını anlamak için biorezonansa özel kan testi uygulanır. Aynı şekilde glutene bağlı tüm şikayetlerin araştırılması ve tedavisi için biorezonans metodu etkili destek sağlamakta, çölyak hastalarında dahi yüzde 70 oranında başarı elde edilebilmektedir.