Midede yanma, ekşime, hazımsızlık gibi reflü, ülser, gastrit gibi çok sık rastlanan bu hastalıkların tedavisinde biorezonans metodundan yardımcı tedavi yöntemi olarak etkin şekilde yararlanabiliyoruz. Biorezonans metoduna dayalı tedavi biçimimiz muayene, hastanın beslenme alışkanlıkları ve yaşam şeklinin incelenmesi ile başlıyor. Kişiye özel bir tıp metodu olan biorezonansta tedavi programı da kişiye özel olarak belirleniyor. Burada hastanın mevcut tetkiklerinin yanı sıra biorezonansa özel kan tetikleri yapıyoruz. Mide hastalıkları tedavisi yönünden bakacak olursak ise, biorezonans kan testinde reflü, ülser ve gastrit sorunlarına yol açan nedenler araştırılır.
Örneğin toplumumuzda sık rastlanan ve ülsere yol açan helikobakter pilori isimli bakteriyi bu yöntem ile tespit edebiliyoruz. Biorezonansa özel kan testi ile vücudumuzda hastalıklara zemin hazırlayan oluşumların frekans izlerini sürerek hastalığa yakalanmadan önlem alınabilmesine olanak tanınıyor. Vücudun doğal dengesini bozan, bağışıklık sisteminin güçsüz düşmesine neden olan alerjenler, ağır metaller; virüs, bakteri, çevre toksinleri ve gıda katkı maddesi gibi vücuda zararı olabilecek 6,400 madde parmaktan alınan bir damla kandaki frekans kodları ile taranıyor.
Biorezonans ile mide hastalıklarının tedavisi için kullanılacaksa, özellikle gıda intörelansları tespit edilmeye çalışılıyor. Çoğu kez altta yatan neden besin alerjileri olarak ortaya çıkıyor. Böyle bir durum varsa rejim ile birlikte vücuda antifrekansların verilmesi şeklinde tedavi gerçekleştiriliyor.