Dr. Sinan Akkurt
Ozon trifaze bir bileşiktir. Trifaz demek şudur: Aspirindeki gibi, düşük dozun etkinliği farklı, orta dozun etkinliği farklı ve yüksek dozun etkinliği farklıdır. Bu şu demektir: Örneğin düşük doz ozon tedavisinde antioksidan etki sağlarken, bağışıklık güçlendirici etki sağlarken, detoksifikasyon sağlarken; yüksek doz verdiğimiz zaman biz anti-kanser etki sağlıyoruz, anti-viral, anti-bakteriyel, antiparazitik, yani antipatojenik etki sağlayabiliyoruz. Ve yüksek dozda da kanın pıhtılaşmasını da sağlayabiliyoruz. Örneğin hasta kanamalı geldiğinde yüksek doz verdiğimizde kanı durdurabiliriz. Hastanın damarsal sorunları varsa da düşük doz verdiğimizde de kanı inceltip damar akışkanlığı sağlayabiliriz. İşte ozon bu yüzden çok özel bir bileşiktir. Kanser hastalarında da özellikle yüksek doz ozon tedavisiyle kanser hücrelerini rahatlıkla ozonla öldürebiliriz.
Ozon trifazik bir bileşiktir; yani düşük, orta ve yüksek dozlarda farklı etkiler gösterir. Yüksek doz ozon tedavisi, kanser hücrelerini öldürme, anti-kanser, anti-viral, anti-bakteriyel ve antiparazitik etkiler sağlar. Ayrıca kanın pıhtılaşmasını düzenleyebilir.
Düşük doz ozon tedavisi, antioksidan etki sağlar, bağışıklık sistemini güçlendirir ve detoksifikasyon süreçlerini destekler. Bu etkiler, kanser tedavisinde yardımcı ve destekleyici bir rol oynar.
Ozon tedavisi, kanser tedavisinde tamamlayıcı bir yöntem olarak kullanılır. Yüksek doz ozon, kanser hücrelerini öldürme etkisi gösterirken, düşük doz ozon ise bağışıklık sistemini destekler ve vücudu toksinlerden arındırır.
Yüksek doz ozon tedavisi, kanın pıhtılaşmasını sağlayabilir. Özellikle kanamalı hastalarda bu etki, kanamayı durdurmada yardımcı olabilir.
Ozon tedavisinin etkinliği, hastanın klinik durumu, tedaviye verdiği yanıt ve yapılan laboratuvar testleri ile değerlendirilir. Hekimler, tedavi sürecinde hastanın durumunu izleyerek ozon tedavisinin etkinliğini belirler.
Dr. Sinan Akkurt
Dr. Sinan Akkurt