
Sedef hastalığının kronik inflamatuar etkileri akciğerler başta olmak üzere iç organlara kadar uzanabilir. Dolayısıyla sedef hastalığı olanlar genel olarak sistemik komplikasyonlar açısından risk taşımaktadır. Riski azaltmak için sigarayı bırakmak, tedavi planını ve risk unsurlarını doktorunuzla yakından takip etmek faydalı olacaktır. Sedef hastalığı olan herkes akciğer komplikasyonu geliştirmez, ancak artan risk nedeniyle önleyici tedbirler almak yararlıdır.
Sedef hastalığı yaygın inflamasyona neden olan otoimmün bir rahatsızlıktır. Sedef hastalığı, cilt ve akciğerler de dahil olmak üzere vücudun diğer kısımlarını etkileyebilir. Kişiyi akciğer hastalığı, kalp hastalığı, kanser ve artrit gibi birçok komplikasyon için risk altına sokar. Sedef hastalığı olan kişilerde KOAH gelişme riski daha yüksektir.
Sedef hastalığı, bir otoimmun sistem hastalığıdır. Beyaz kan hücrelerinin aşırı aktif hale gelmesine ve ciltteki iltihaplanmayı tetikleyen kimyasallar üretmesine neden olur. Bu iltihaplanma, akciğerler de dahil olmak üzere vücudun diğer kısımlarını da etkileyebilir. Ayrıca bağışıklık sistemini baskılayan sedef hastalığı ilaçları, akciğer hastalığı geliştirme riskini artırabilir. Sedef hastalığının en belirgin semptomu kırmızı, iltihaplı cilt ve beyaz pullu döküntülerdir. Sedef hastalarından insülin direncinin de tetkik edilmesi önem taşır.
Sedef hastalığının çeşitli akciğer bağlantılı hastalıklarla ilişkisine baktığımızda karşımıza çıkanları şöyle özetlemek mümkün:
Akciğer hastalığının erken uyarı semptomları ise şunlar olabilir: Nefes almada zorluk, nefes darlığı göğüs ağrısı, kanlı ve sekiz haftadan uzun seyreden öksürük, hırıltılı solunum, kronik mukus üretimi. Burada saydığımız tüm durumlar zaman yitirmeden doktora başvurmanızı gerektirir.
Sigara içmek bir kişinin KOAH, pnömoni ve akciğer kanseri gibi bir dizi akciğer hastalığı geliştirme riskini artırır. Sedef hastalığı olan kişilerin sigara içmesi daha şiddetli semptomlara sahip olabilir. Sigarayı bırakmak için, sedef hastalığının ya da burada adı geçen akciğer hastalıklarının tedavisinde biorezonans metodundan etkin şekilde yararlanabilmek mümkündür.