Dr. Sinan Akkurt ile fibromiyalji tedavisi

Dr. Sinan Akkurt ile fibromiyalji tedavisi

Fibromiyalji, yaygın ve kronik bir ağrı sendromudur ve otoimmün bir hastalıktır. Miyalji terimi kas ağrısı anlamına gelir. Genellikle yaygın kas ve iskelet ağrısı, yorgunluk, uyku bozuklukları ve duyarlılık artışı gibi semptomlarla karakterizedir. Fibromiyalji hastalığı halk arasında kas romatizması olarak da anılır.
Fibromiyalji, genellikle kasların, bağların ve tendonların aşırı hassasiyeti ile ilişkilidir ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. Fibromiyalji kronik ve hastanın yaşam kalitesi ve konforunu önemli ölçüde kısıtlayan bir hastalık olmakla birlikte uygun tedavi ve yaşam değişiklikleri ile kontrol altına alınması mümkündür. Toplumda yaygın kabul gören “Fibromiyalji asla geçmez, ömür boyu devam eder.” algısı gerçeği yansıtmamaktadır. Fibromiyalji hastaları tamamen sağlıklarına geri kavuşabilirler.

Image

Fibromiyaljinin belirtileri nelerdir?

Fibromiyaljinin en belirgin özelliği ağrıdır. Ayrıca yaygın semptomlar arasında şunlar yer alır:

  1. Yaygın ağrı: Fibromiyalji hastaları genellikle vücutlarının çeşitli bölgelerinde yaygın ve kronik ağrı yaşarlar. Bu ağrı, sırt, boyun, omuzlar, kalça ve dizler gibi bölgelerde olabilir.
  2. Yorgunluk ve halsizlik: Fibromiyalji, sürekli yorgunluk ve halsizlik hissi ile ilişkilidir. Hastalar sıklıkla dinlenmeye ve uyumaya ihtiyaç duyarlar, ancak uykuları genellikle dinlendirici değildir.
  3. Uyku bozuklukları: Fibromiyalji hastaları genellikle uyku bozuklukları yaşarlar. Bu bozukluklar arasında uykuya dalma zorluğu, uykunun kesintisi, sık sık uyanma ve sabahları dinlenmiş hissetmemek bulunabilir.
  4. Duyarlılık artışı: Fibromiyalji hastaları, hafif dokunma veya basınç altında bile ağrı ve hassasiyet hissedebilirler. Bu durum, yaygın kas ve bağ dokularının aşırı hassasiyetiyle ilişkilidir.
  5. Diğer semptomlar: Fibromiyalji, baş ağrıları, migrenler, sindirim problemleri, konsantrasyon zorlukları, unutkanlık ve ruh hali bozuklukları gibi diğer semptomlarla da ilişkilendirilebilir.

Fibromiyalji nasıl oluşur?

Otoimmün bozukluklar vücudun bağışıklık sisteminin yanlışlıkla kendi sağlıklı dokularına saldırması ile ortaya çıkmaktadır. Fibromiyalji ağrısının ayrıca, bedensel bir yaralanma olmamasına rağmen vücudun ağrıyı algılamasını sağlayan aşırı aktif sinirlerden kaynaklandığı da düşünülmektedir. Bu, fibromiyaljinin beyin ve sinirlerin hissi algılama biçimi nedeniyle ortaya çıkabileceği anlamına gelir.

Herkes fibromiyaljiye yakalanabilir, ancak kadınlarda erkeklerden daha fazla görülür. Her yaştan insanı, hatta çocukları etkileyebilir, ancak genellikle orta yaşta başlar ve yaşlandıkça görülme olasılığı da artar. 

Başta romatizmal hastalıklar, duygudurum bozuklukları veya ağrıya neden olan durumlar olmak üzere başka hastalıklarınız varsa fibromiyaljiye yakalanma olasılığınız daha yüksek olabilir. Bu hastalıklar arasında şunları sayabiliriz: Romatizmal eklem iltihabı, lupus, ankilozan spondilit, kireçlenme, depresyon, anksiyete, kronik sırt ağrısı, huzursuz bağırsak sendromu.

Fibromiyalji tanısı nasıl konur?

Fibromiyalji tanısı koymak için fiziki bir muayene yapılması ve semptomların değerlendirilmesi önemlidir. Fibromiyalji tanısı genellikle hastanın vücudunda yaygın kronik ağrısı bulunduğu ve doktorunun başka bir neden bulamadığı durumlarda konmaktadır. Bu nedenle fibromiyalji ile sıkça karıştırılan polimiyalji ya da romatoid artrit gibi enfeksiyonel durumları elemine etmek için kan testleri de istenerek değerlendirilir.

Hastaya fibromiyalji teşhisi koymak için tek bir test yeterli değildir. Ancak belirli kilit noktalarını arayan bir fizik muayene yardımcı olabilir.  Ağrı, elektrik çarpması ya da keskin bir bıçak saplanması hissi gibi hissedilebilir. Fibromiyalji tanısı koymak için kollarınızda, kalçanızda, göğsünüzde, dizlerinizde, belinizde, boynunuzda, göğüs kafesinizde, omuzlarınızda veya uyluklarınızda olabilecek en az 11 spesifik hassas noktanın fiziksel bulgularının olması gerekir.  Belirtiler en az üç aydır benzer düzeyde devam ediyorsa ve ağrıyı başka şekilde açıklayacak başka bir bozukluk yoksa fibromiyalji tanısı konabilir.

Fibromiyalji tedavisi nasıl yapılır?

Klasik tıp yaklaşımıyla fibromiyalji tedavisi, semptomların şiddetini azaltmayı ve hastanın yaşam kalitesini artırmayı amaçlar. Tedavi planı genellikle şunları içerir:

  1. İlaçlar: Ağrı, yorgunluk ve diğer semptomları yönetmek için antidepresanlar, ağrı kesiciler, uyku ilaçları ve kas gevşeticiler gibi ilaçlar kullanılabilir.
  2. Fizik tedavi: Düzenli egzersiz, esneme egzersizleri, masaj terapisi ve sıcak/soğuk pres gibi fizik tedavi yöntemleri ağrıyı azaltabilir ve esnekliği artırabilir.
Dr. Sinan Akkurt ile fibromiyalji tedavisi nasıl olur?

Dr. Sinan Akkurt Kliniğinde fibromiyalji rahatsızlığı etkili bir şekilde tedavi edilmektedir. Hastanın hem sindirim sistemi hem otoimmun durumu hem de hastalığa sebep olan ana unsurlardan biri olan kronik stres durumu tedavi altına alınmaktadır.

Dr. Sinan Akkurt ile fibromiyalji tedavisinde otoimmun hastalıklara yönelik tedavi protokolü izlenir ve fonksiyonel tıp bakış açısı benimsenir. Öncelikle bağırsak sağlığı önemlidir ve düzene sokulması hedeflenir. Bağışıklık başta güçlendirilmez, vücudun patojen yükleri temizlenir, daha sonra ağrıların giderilmesine yönelik tedavi uygulanır. Hastaya kişiye özel olarak doğru bir beslenme planı verilir. Gerekli vitamin – mineral eksiklikleri takviye edilerek ortadan kaldırılır. Tüm bunlarla bağışıklık sistemi doğru biçimde desteklendiğinde fibromiyalji hastaları iyileşebilir ve ağrıdan kurtulabilirler.

Dr. Sinan Akkurt ile fibromiyalji tedavisinde genel eğilimin aksine doğrudan bir antidepresan kullanımı önerilmez. Yenilikçi yaklaşımlarda sinir sistemi desteklemek için biz artık bağırsakların tedavisine öncelik verilmektedir. Kişinin duygusal durumunu etkileyen limbik

sistemi denen, duygu durum merkezini etkileyen nörotransmitter maddelerin birçoğu bağırsaklarda üretilmektedir. Seratonin, dopaminin yüzde 50’si bağırsaklarda üretilmektedir. Dolayısıyla bağırsakları tedavi etmek demek aynı zamanda duygu durumunda da rahatlama sağlamak demektir.

Fibromiyalji hastaları ister ilaç tedavisini isterse fonksiyonel tıp tedavisini seçmiş olsun; eş zamanlı olarak bir egzersiz programını takip etmeleri tedavide başarı şansını önemli ölçüde artıracaktır. 

Fibromiyaljide biorezonans tedavisi nasıl etki eder?

Dr. Sinan Akkurt Kliniğinde yaklaşık 15 yıldır fibromiyalji tedavisinde kullanılan etkin bir tedavi metodu olan biorezonans, hastanın bedeninden fibromiyalji nedenleri arasında bulunan yükleri ortadan kaldırmak suretiyle etki eder. Bunlar arasında çeşitli virüs, bakteri, mantarlar, alerjiler, ağır metaller, gıda katkıları, elektromanyetik kirlilik yer almaktadır. Biorezonans metoduyla bir yandan hastanın vücudu detoksifikasyon programları uygulanarak arındırılırken diğer yandan da ağrıları azaltacak ve kesecek programlar uygulanır. İlerleyen aşamalarda bağışıklık sistemi güçlendirilerek vücudun eski gücü ve esnekliğine kavuşturulması hedeflenmektedir.

Fibromiyaljide beslenme nasıl olmalı?

Fibromiyalji hastaları için beslenme çok önemli bir unsurdur. Dikkat edilmesi gereken en önemli unsurların başında sindirim sistemi gelir ki bu da doğrudan beslenme ile ilişkilidir. Bazı gıdalar inflamasyonu artırır bazı gıdalar da tam tersine inflamasyonla savaşır. Sindirim sistemini olumsuz etkileyen gıdaların başında gluten gelmektedir. Fibromiyalji hastaları gluten tüketmemelidir. Ayrıca inek sütünden de uzak durmalıdır. Özellikle gluten ve inek sütü bağırsak duvarındaki geçirgenliği bozarak burada bir antijen, antikor reaksiyonuna yol açabilmektedirler. Nitekim bu durum otoimmun bir reaksiyon olarak tanımlanır.  

Bazı fibromiyalji hastaları gluten ve inek sütü dışında belirli gıdalara karşı hassasiyet gösterebilir. Bu nedenle fibromiyalji hastalarının -Dr. Sinan Akkurt Kliniğinde de uygulanmakta olan- gıda intolerans testinden geçmeleri önemlidir. Gıda intoleranslarının test ve tedavisi Dr. Sinan Akkurt Kliniğinde biorezonans metodu ile etkili biçimde gerçekleştirilebilmektedir.

Dengeli bir diyet, anti-enflamatuar besinlerin tüketimi ve örneğin, omega-3 yağ asitleri, magnezyum gibi bazı takviyeler fibromiyalji tedavisine destek olabilir. Elbette bunlar doktor kontrolü altında alınmalıdır. Omega-3 yağ asitleri, inflamasyonu azaltabilir ve genel sağlığı destekleyebilir. Haftada en az iki kez sağlıklı balık tüketmek veya omega-3 takviyeleri almak faydalı olabilir.

İyi kalitede protein, kas sağlığını ve genel sağlığı destekler. Protein kaynakları arasında tavuk, hindi, yumurta, balık, fasulye, mercimek, nohut ve ev yapımı yoğurt bulunur.

Fibromiyalji hastalarının kesinlikle uzak durması gereken yiyeceklerden biri de rafine şekerdir. Bu, inflamasyonu artırabilir ve enerji seviyelerini dengesizleştirebilir. 

Yeterli su içmek, vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur, sindirimi destekler ve genel sağlığı iyileştirir. Kişin sahip olduğu kilogram başına günde 40 cc su içmesi tavsiye edilir.

Zencefil, zerdeçal, tarçın gibi baharatlar ve otlar, anti-inflamatuar özelliklere sahiptir ve yemeklere lezzet katarak sağlıklı bir diyeti destekleyebilir.

Fibromiyaljide yaşam alışkanlıkları hangi yönde değiştirilmeli?

Öncelikle fibromiyalji ağrı ile karakterize olduğu kadar stresle de karakterize bir rahatsızlıktır. Fibromiyaljiyi HPA aksı denen stres aksıyla ilişkisi bakımından inceleyecek olursak bu hastalar bu duruma hem otoimmun bozuklukla hem de kronik bir stres sonucu gelmiş olabilirler. Stresin kontrolünde Dr. Sinan Akkurt Kliniğinde çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmakla birlikte bu hastalar meditasyon, derin nefes egzersizleri, yoga gibi stres yönetimi teknikleri de uygulayabilirler. Zira stres fibromiyaljiyi doğrudan tetikleyen, kötüleştirebilen bir unsurdur. Stresi sadece psikolojik stresten ibaret görmemek gerekmektedir. Hücresel stres de bir stres kaynağıdır ve başta belirttiğimiz üzere vücuttaki elektromanyetik kirlilikten çeşitli patojenlere uzanan bir temel üzerine gelişebilmektedir. Dolayısıyla mümkün olduğunca elektronik cihazlardan, hazır paketli gıdalardan ve doğal olmayan her türlü seçimden uzak durmak, aynı zamanda biorezonans, ozon tedavisi gibi yöntemlerle arınmak önerilmektedir.

Fibromiyalji hastaları için uyku kalitesi de önem arz etmektedir. Uyku kalitesini artırmak için düzenli uyku saatlerine uyum ve konforlu bir uyku alanı gereklidir. 

Her birey farklı olduğu için kişisel ihtiyaçlar da farklıdır. Kimi hastalar fibromiyalji nedeniyle sosyal yaşamdan kendilerini tamamen izole ederken kimileri günlük aktivitelerde gerek gönüllü gerekse zorunlu olarak aşırıya kaçabilmektedir. Özellikle yoğun iş temposu olan, yükümlülükleri ağır olan, çocuk bakımından sorumlu olan kişilerde bu aşırıya kaçma durumuna daha sık rastlanmaktadır. Günlük aktivitelerin dengelenmesi ve aşırıya kaçmamak önemlidir. Fiziksel aktivite ve dinlenme arasında denge kurulmalı, ağır aktivitelerden kaçınılmalı ve aktiviteler parçalara bölünerek yapılmalıdır.

Yürüyüş, yüzme, bisiklet sürme gibi düşük etkili aerobik egzersizler ve esneme egzersizleri, kasları güçlendirir, esnekliği artırır ve ağrıyı azaltabilir.

Fibromiyalji ile birlikte görülebilen rahatsızlıklar nelerdir?

Fibromiyaljinin sendrom terimi ile anılmasının nedeni bir dizi semptomun bir arada görülmesi, tek başına spesifik bir semptomdan ziyade semptomların bir koleksiyonundan oluşmasıdır. Yani fibromiyalji hastaları genellikle birden fazla rahatsızlıkla mücadele etmek zorunda oldukları için bu terim kullanılır. Fibromiyaljiye sıklıkla şu rahatsızlıklar eşlik etmektedir: 

  • Huzursuz bağırsak sendromu
  • Kronik yorgunluk sendromu
  • Hipotiroidizm (Az çalışan tiroid)
  • Migren ve diğer baş ağrısı türleri
  • İnterstisyel sistit veya ağrılı mesane sendromu
  • Temporomandibular eklem bozuklukları
  • Kaygı bozukluğu
  • Depresyon
  • Postural taşikardi sendromu

Kanser Tedavisi İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Biorezonans, çeşitli hastalıklar için kesin tedavi yöntemi midir? Garanti verilebilir mi?

Sağlıkla ilgili hiçbir konuda garanti verilmesi doğru değildir. Hayatta hiçbir şeyin garantisi olmadığı gibi, hastalarımıza da “%100 kesin tedavi”, “garantili sonuç”, “tedavi garantisi” gibi söylemlere itibar etmemelerini öneriyoruz.

Evet, yararlanılabilir. Ameliyat öncesi ya da sonrası, ilaç tedavisi ya da farklı terapi yöntemleri öncesi, sırası ve sonrası süreçlerde biorezonans tedavisi uygulanmasının bir sakıncası yoktur. Aksine kemoterapi, radyoterapi gibi yöntemlerin etkinliğinin artmasına destek olurken, istenmeyen yan etkilerinin de azalmasına ve hatta ortadan kalkmasına yardımcı olabilir.

Takdir edersiniz ki hepinizin hastalıkları, rahatsızlıkları ya da biorezonans tedavisini uygulama nedeni bambaşka. Dolayısıyla tedavi süreci de farklı işleyecek ve seans sayısı da buna göre değişecek. Bu nedenle tam bir rakam vermek ya da standart bir tedavi planı vermek doğru değil. Aynı zamanda İnternet üzerinden de fiyat vermek, tedavi maliyetini belirtmek de hem yasal değil, hem etik değil. Bu nedenle biorezonans tedavisinin maliyeti konusunda telefonla ulaşmanız ve muayenenin ardından tedavi süreci netleştikten sonra bilgi almanız daha doğru olacaktır. Bize bu numaradan ulaşabilirsiniz: 0 530 387 46 87

Tedavi planı kişiye özgü olarak belirlenir. Seansların süresi, sıklığı ve uygulanacak program, tamamen kişiye özgü olarak planlanır. Dolayısıyla tedavi süresi de buna göre değişkenlik göstermektedir.